sınırlı

sınırlı
Məhdud

Türkcə-Azərbaycanca İzahlı Tibb lüğəti. - Türkcə-Azərbaycanca izahlı tibb lüğəti; - Bakı: Şirvannəşr. . 2009.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • sınırlı — sf. 1) Sınırı olan, bir sınırla ayrılmış olan, hudutlu 2) Sınırlanmış, belirlenmiş, belirli Bizim divan edebiyatımızın da halk edebiyatımızın da konuları sınırlıdır. N. Cumalı 3) Az miktarda Sınırlı hoca aylığının yarısını her ay kitaplara… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sinirli — sf. 1) İçinde sinir bulunan Sinirli et. 2) Kolayca ve çabuk sinirlenen, asabi İskele memuru, zayıf, kuru, sinirli bir adamdı. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sinirli — bax əsəbi. <Dilbər:> . . Belə sinirli bir halda <Balaşa> danışa bilmərəm. C. C.. <Murad> . . hissiyyatına məğlub olan, zəif sinirli bir adam da deyildi. S. H …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • sınırlı doğru — is., mat. Başı ve sonu belli olan doğru …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sınırlı ortaklık — is., ğı, tic. Belirli bir sermaye ile kurulan ortaklık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sınırlı sayı — is., mat. Sonsuz değerli olmayan sayı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sınırlı sorumluluk — is., ğu, huk. Borçlunun borcunu ödememesi durumunda, bütün mal varlığıyla değil de mal varlığının bir bölümüyle sorumlu olması durumu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sınırlı sorumluluk — Borçlunun borcunu ödememesi durumunda, bütün mal varlığıyla değil de mal varlığının bir bölümüyle sorumlu olması durumu …   Hukuk Sözlüğü

  • ASABÎ — Sinirli. Öfkeli …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • hışım — sinirli, inatçı …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • gülmek — nsz, er 1) İnsan, hoşuna veya tuhafına giden olaylar, durumlar karşısında, genellikle sesli bir biçimde duygusunu açığa vurmak O ne söylese sinirli sinirli ve tabii olmayan gülüşü ile gülüyordu. H. E. Adıvar 2) Mutlu, sevinçli zaman geçirmek,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”